7 Eylül 2011 Çarşamba

İmkansızı istemek: Üstünde birşeyi olmayan çanta

Arda' nın okula giderken kullandığı dev bir çantası var. Tabii ki kendi taşımıyor. Yedek giysi ve çamaşır haricinde bazen oyuncak bazen kitap da taşıdığı oluyor.
Ama artık eskisi kadar çok giysiye ihtiyaç duymuyor okulda. Altına kaçırmıyor, üstünü daha az kirletiyor. Eskiden boya yaparken boyalar boya önlüğünün altına bile girerdi, giysilerin kirlenmesi hiç bir zaman umrumda olmadı ama bakıyorum da şimdi önlüksüz olmalarına rağmen kazasız dönüyor.
Ve işin en önemli kısmı artık çantasını kendi taşımak istiyor, sadece kapıdan servise kadar bile olsa..
Kızlarla öğle buluşmasına gittiğim günlerde genelde kendime bir hedef ve rota belirliyorum, bayağı da iş hallediyorum. Bugünkü tek hedefim ise Arda' ya miniminnacık bir sırt çantası alabilmekti.
Ne var ki okulların açılmasının bu kadar yakın olduğunu ve çarşı pazarı animasyon karakterlerinin bastığını göz ardı etmişim.
Hayalimde küçük, mümkünse kırmızı ve olabildiğince düz bir çanta vardı. Askılarının rahat olması, sırtına oturması filan, bunları saymaya gerek yok zaten. Gelin görün ki, çantacıları, oyuncakçıları, her yeri ama her yeri Şimşek McQueen'ler, Ben10'ler ve ve daha niceleri istila etmiş.
Bir kaç yer dolandıktan sonra sorma gafletinde bulundum: Bu minik çantaların düz olanları bulunmaz mı sizde?
Adam öyle bir kahkaha attı ki dükkandaki herkes bana bakıyor sandım bir an.
Olur mu öyle şey dedi, çocuklar bunları çok seviyor, düz çantayı ne yapsın?
Hımm peki dedim ve kaderime razı oldum.
Çanta getireceğini beyan etmiş bir anne olarak, o zaman seçmem lazım dedim ve elemelerin sonucunda elimde sadece Sünger Bob' lu çantalar kaldı. Size de en masum, en kendi halinde, etliye sütlüye karışmayan animasyon karakteri Sünger Bob' muş gibi geliyor mu? :))))
Kendimi bu şekilde ikna ettikten sonra şu çantayı kaptım geldim eve.

Arda için Şimşek McQueen sadece ağzı olan bir araba. Kendisinden bir haber henüz. Şirinler, Ben10 ve diğerleri için de aynı şey sözkonusu. Saklamıyoruz ama sunmuyoruz da. Açıkçası o da ne televizyonla ne bilgisayarla çok ilgileniyor. Biliyorum ki ilgilense, biz sunmasak da seyredecek, soracak, isteyecek. Henüz o kıvama gelmedi sadece..
Arada çok bunaldığımızda Pepee ve Caiou açmaya çalışıyoruz, bayıldığımızdan değil, onları biraz olsun seyretmeye yeltendiğinden..
Geçen hafta Fügen Teyze gelirken Arda' ya bir şey getirmek istemiş ve bir oyuncakçıya girmiş. 3 yaşında erkek çocuğuna ne alabilirim sorusunun karşılığında eline ne olduğunu halen kavrayamadığım bir Ben10 karakteri vermişler. Çocuk kesin biliyordur bunu demişler. Kadıncağız da bir sürü para vermiştir muhtemel, almış gelmiş.
O garip yaratığı çekmemişim ama yerine Fügen Anneanne ile Arda var elimizde :)

Arda ile paketi açtığımızda dinazora benzeyen, dönüşüp arabavari bir şey olabilen yaratıkla, boynuzları olan simsiyah bir adam çıktı karşımıza. Arda aa bu dalgıç amca olsun, bu da onun dinozoru, birlikte dalsınlar diyerek oyuna girişti :) İyiki de girişti yoksa misafirimiz üzülecekti. 
Yine geçen hafta oyuncakçının vitrinine yığılmış olan Şimşek McQueen arabalarını görüp, aa ağzı olan kırmızı arabalar vaar diyerek mağazaya koşan sıpayı evde milyon tane kırmızı araba var ve hatta ağzı olan da var diye ikna etmeye çalışırken, gözüm vitrindekilerin etiketine ilişti. İnanamadım..
Başka minik bir oyuncakla çıktık oradan ama hala o arabaların o parayı hak etmek için nasıl bir numarası olduğunu merak ediyorum.
Lafın özü, yavaş yavaş tercihlerini ve beğenilerini belli etmesine rağmen halen kayıtsız kaldığı alanlar oluyor Arda' nın. O alanlarda, kırmızı sırt çantası gibi ufacık isteklerimizi bile elde edemiyoruz ne garip değil mi? Zaten zamanı geldiğinde evimize girecek olan binbir çeşit mahlukatı, henüz O istemiyorken almak, hem de ederinden daha yükseğe.. 
Ne diyeyim bilmem ki..
Kendimi alışveriş canavarı gibi hissettim..

Paylaş

2 yorum:

elif ada dedi ki...

Ah ah kızlar da Barbie ve o biçimsiz Wingslerin istilası altında. Ben de masum ayıcıklı, belki minik melekli falan birşey aradım ama nafile... Bence de sünger bob aralarında en masum olanı

Evrim dedi ki...

Okula, çarşıya, pazara, uçak kabinine, yatağa(!) kısacası her yere çantasıyla gidiyor. Hatta bu gün sahile bile hazırladığı çantası ile gitti. Tahmin edersin ki içi araba doluydu :) Hem de Arda'nın gözlü dediği o arabalar ile :) Biliyorsun çanta mevzusu musallat olmadan önce de elinde bir arabası olmadan asla dışarı çıkmazdı. Çanta konusunda şanslıyız büyükbabası nasıl edip de bulmuş bilmiyorum ama düz fıstık yeşili- koyu yeşil kombini bir çanta bulmuş. Büyümüş de küçülmüş bir çanta :) Cars arabaları ise çok hem de çok bizde. Halası da biz de iyi çalıştık bu arabalara iyi para gömdük. Demir izlediği gün vurulmuştu filme. Zaten arabalar onun için hep çok özeldi tam oldu! Ana karakterleri geçtim yan karakterlerin bile adlarını biliyor.Umarım biraz daha büyüdüğünde şu iciş bücüş yaratıklı şeylere merak salmaz ama büyük konuşamıyorum. Biz engellesek okulda arkadaşlarından öğrenecek. bu işin endüstrisi matarasından, çantasına, t-shirtünden oyuncağına saldırıyor zaten. En son televizyonda callilou' nun balını gördüm! sonumuz hayır olsun diyelim :))

Çanta çok sevimli bence :)Demir ilk söylediğimiz zamanlarda "Rüzgar Bob Kare Şort" diye anlamış öyle geziyordu :)) Üşenmeden uzun uzun. Şimdi düzeltti rüzgar oldu sünger :)))

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails